Paranormal Olaylara Duyarlılık DNA Yoluyla Aktarılabilir Mi?

Paranormal Olaylara Duyarlılık DNA Yoluyla Aktarılabilir Mi?

    Gentics, hangi özelliklerin aile soyunu boyunca aktarılacağını belirler. Saç rengi, göz rengi, boy ve kilo DNA tarafından belirlenir ve ebeveynden çocuğa aktarılır. Bazı tıbbi durumlar ve alerjiler de kalıtsal olabilir. Kendi genetik yapımızın büyük bir kısmı ebeveynlerimizden gelirken, şu soru soruldu:

    Birinin paranormal olaylara duyarlılığı DNA yoluyla da aktarılabilir mi?

    Prism Paranormal Investigators, paranormal araştırma ekibi, yakın zamanda insanların neden bazılarının paranormal olaylara diğerlerinden daha hassas olduğunu düşündüğünü soran bir anket oluşturdu. Sonuçları, yanıtların % 26'sının paranormal hassasiyetin ebeveynden çocuğa aktarıldığına inandıklarını gösterdi. Şaman efsaneleri, yeteneklerin genellikle erkek geni aracılığıyla nesilden nesile aktarıldığını belirtir.

    Aynı şekilde, eski cadılar ve druidler de çocuklarının sahip oldukları güçlere sahip olacağına inanıyordu. Ama bunlar sadece efsaneler mi, yoksa genetiklerin paranormal veya başka dünyadan deneyimler için bu geni taşıma ihtimali var mı?

    Ünlü bir medyum ve medyum olan Sylvia Browne, medyum yeteneklerini genç yaşta deneyimlemeye başladı. Büyükannesi Ada da çocukluktan beri aynı psişik yeteneklere sahipti. Sylvia'nın büyükannesi, yeteneklerinin DNA'daki kadın kromozonundan geçtiğine inanıyordu, ancak annesinin neslini atladı. Ailenin izinden giden Sylvia'nın torunu da psişik yetenekler sergiliyor.

    Başka birkaç ailede ise 2 veya daha fazla kuşak kadın paranormal fenomenler yaşamıştır; ilk hafızaları aynı yaşta başlamıştır. Bir ailede 3 nesil vardı: bir büyükanne, anne ve kız, 16 yaşında beden dışı deneyimler yaşadı. Başka bir anne ve kız ise 16 yaşından beri vizyonlar görüyor. Üçüncü bir anne ve kız ise 13 yaşından beri ruhlar veya hayaletler görmüştür.

    Bu bulgularla ortaya çıkan bir diğer soru ise, neden kadınların erkeklerden daha fazla paranormal fenomen yaşadığı görülüyor? İnsanların bilinmeyeni deneyimleyememesi değil, daha az yaygındır. Bazı insanlar, kadınların duygulara ve duygulara erkeklere göre daha hassas olduğunu ve bu nedenle bir şeylerin yanlış olduğunu daha iyi anladıklarına inanır.

    Sezgi ve "anne içgüdüleri" kadın yapısında zaten çok güçlü bir şekilde var, bu yüzden kadınların paranormal olaylara karşı yüksek bir duyarlılığı vardır. Diğerleri ise erkeklerin ve kadınların bu olayları deneyimleme yeteneğine sahip olduğuna inanır, ancak kadınlar bu yeteneğin bulunduğu beyin bölümünü erkeklerden daha fazla kullanır.

    Ve son olarak, şüphecilerin gündeme getirdiği son soru yaş meselesi. Neden bu deneyimler bir ailede belirli bir yaşta başlar, oysa bu yetenek DNA'da aktarılırsa, bu yetenek baştan beri sahip olmalıydı?

    En yaygın inanç, hassasiyetin ergenlik döneminde zirveye ulaştığı, belki de hormonal değişikliklerden kaynaklandığıdır. Ya da belki de hassasiyet zamanla gelişen bir şeydir, ancak doğuşundan beri var. Yaşla bağlantının ne olduğunu kesin olarak kimse bilmese de, kesinlikle kalıtsal fenomenlerle bir şekilde rol oynadığı görülüyor.

UYARI! Web sitemizdeki bilgiler bedensel ve zihinsel sağlıkla ilgili konularda tıbbi teşhis koymaz, tıbbi tedavi önermez ve psikolojik çözümler sunmaz. Tanı ve tedaviye yönelik tüm işlemlerinizi doktorunuza danışmadan uygulamayınız.
Önceki KonuSize Barış Getirecek 5 Kur'an Ayeti
Sonraki KonuSonraki konu bulunmuyor...
Bu yazıya yorum yapabilirsiniz...
Yorum Yapın
E-posta hesabınız yayınlanmıyacaktır.
Web site zorunlu değildir.
Güvenlik kodu